Normalde çok aramam ama emin olun Türk olduğunuz duyan herkes size baklavayı hatırlatıp öve öve bitiremeyecek. Haliyle insanın canı çekiyor.
Geçen gün Sainsbury’s markette soğuk gıda reyonunda filo yufkası diye birşey buldum, çok ince oldukları belli, bana baklava yufkası gibi geldi ve alıp denemeye karar verdim. Sonuç o kadar iyi oldu ki ömrümde yediğim en iyi ilk 10 baklava arasına rahatlıkla girer. Öyle yurtdışında idareten falan değil, gerçekten nefis bir burma baklava oldu.
O yüzden tarifi kaybetmemek için buraya koymaya karar verdim.
Malzemeler :
11-12 yaprak filo yufkası. (Türkiyede baklava yufkası diye satılıyor)
170 gr tereyağı
Dövülmüş ceviz
Şerbeti İçin:
2 su bardağı su
2 su bardağı toz şeker
Çeyrek limon suyu
Hazırlanışı :
Şerbet malzemesini tencereye koyup orta ateşte hafif sarı renk alana kadar kaynatıyoruz.
Rengi gelen şurubun altını kapatıp soğumaya bırakıyoruz.
Filo yufkasını masaya açıp ucundan 4cm(2 parmak) içe katlıyoruz,
Erittiğimiz tereyağını fırça ile sürerek iyice yağlıyoruz,
Kalan kısma ceviz serpiyoruz.
Oklavayı katlı kısma koyup yufkayı oklavaya sarıyoruz. çok sıkı olmamalı.
yufkaya sarılı cevizli yufkayı iki ucundan ortaya bastırıp büzülmesini sağlıyoruz.
Oklavayı çekip çıkarınca baklavalarımız hazır hale geliyor, bunları tepsiye sıkışık şekilde diziyoruz.
Kalan tereyağını da fırça ile üstüne sürüyoruz.
Tepsimizi 180 dereceye ısıttığımız fırına koyup kızarana kadar pişiriyoruz. Benim tepside 25-30 dakika kadar sürdü.
Fırından çıkardığımız baklavaları, 5 dakika kadar soğumaya bırakıp sonra şerbeti heryerine gelecek şekilde döküyoruz.
Bu tarif şu adresten alınmıştır.
Deneyip beğendiğim tarifleri kaybetmemek için bloguma aktarıyorum bu da onlardan biri.
Orjinal tarife göre yaptığımda hamur çok cıvık oldu, bunda tam buğday unu kullanmış olmamın etkisi olabilir o yüzden ben kendi yaptığım tarifi yazacağım.
Gerekli Malzemeler:
4.5 su bardağı tam buğday unu
2 yumurta (birinin sarısı üstüne sürmek için ayrılacak)
yarım çay bardağı sıvı yağ
bir tatlı kaşığı tuz
iki dolu tatlı kaşığı kabartma tozu
1 su bardağı yoğurt
içi için peynir veya zeytin
üstü için çörek otu (evde yoktu kullanmadım)
Yapılışı
Un, tuz ve kabartma tozunu iyice karıştırıp ortasını açıyoruz.
1 yumurtanın tamamı, öbür yumurtanın sarısı, sıvı yağ ve yoğurdu koyup yoğuruyoruz
top yapılabilecek kıvamda olması lazım eğer yapış yapış ise biraz daha un ekliyoruz.
ortasını açıp malzememizi koyup kapatıyor, üstüne yumurta sarısı sürüp, çörek otu serpiyoruz.
180 derecelik fırında üstü kızarana kadar pişiriyoruz. Benim fırında 25 dakika kadar sürdü.
Salça’yı Türk kültürünün bir parçası olduğunu sanıyorsanız üzülmeyin,
Sizi de benim gibi, “komşu ülkeler düşman, dünya tü kaka , bu vatan cennet” diye yetiştirmişlerdir.
Osmanlı’ya 1800 lerin sonunda gelen domates’in hiç bir gerçek Türk yemeğinde olmadığını da,
Salça’nın İtalyan icadı olduğunu da,
Domates’in Güney Amerikadan 1521 yılında İspanyolarca getirildiğini de bilmeyiz.
Ha bildiniz ne oldu?
Bilmem akşam akşam aklıma geldi. 🙂
Not: Hadi bu da size kıyağım olsun birisi önünüze “Osmanlı mutfağından” falan diye salçalı domatesli yemek korsa, kapak edersiniz.
İngiltereye taşınmamın ardından beni sucuk ve pastırma yapma merakı sardı. Malum adaya et ve süt ürünleri getirmek yasak ve yasakları hep çekici bulmuşumdur.
Öncelikle internetteki 100 kadar tarifi bir hafta boyunca okuyup karşılaştırarak başladım. Basitçe çıkardığım sonuçlar şöyle,
“Üstüne çok ağırlık koyun, en az şu kadar kilo olsun” yazanlar hikaye. Endüstriyel üretim yapanlar eti asla ezip tabak gibi yapmıyor, hatta pek çok endÖüstriyel tarifte üstüne ağırlık koyma kısmı yok, amaç eti ezmek yassılaştırmak değil antrikot zaten yassı, madalyon bölgesinden(kontrfile) yaparsanız da yuvarlağa yakın olan pastırma oluyor.
Etin suyunu salmasının sebebi basınç değil tuz. Bu yüzden özellikle ince sofralık tuzdan kaçınılmayacak 1 kilo ete 1 kilo gibi kullanmak en pratiği.
Çemen tariflerinde un olmayan tariflerden kaçının. Çemen sadece biber, sarımsak ve çemen otundna ibaret değil. Gerçek tariflerde %80 e yakını Mısır ve Arpa unu karışımı. Un hem çemene yapışkanlık veriyor hem de suyun atılmasını ve çemenin formunu korumasını sağlıyor.
Gelelim tarife. Yaptığım pastırmayı her aşamasında fotoğrafladım ve detaylı olarka işlemleri not aldım. Bu yüzden ortalıktaki tarifler içind en derli toplusu sanırım bu olacak.
ETİN HAZIRLANMASI:
Süpermarkette fırına sürmek için hazır olarak satılan 920gr sırt bölgesi eti aldım. Türkiyede kasaba söyleyip Antrikot veya Kontrfile bütün alırsanız daha iyi olur, benim böyle bir imkanım yoktu.
Etin üzerinde ne kadar yağ varsa temizlemek gerekiyor, ben başlangıçta hata edip ilk 3 gün yağla beraber bıraktım ancak yağ suyun çıkmasını ve etin kurumasını engelliyor bu yüzden iyice temizlemekte fayda var.
Temizledikten sonra ince uçlu keskin bir bıçakla etin üzerine kaslara çapraz şekilde 1-2 parmak aralıklarla derin ve kısa kesikler atıyoruz. Bu kesikler hem suyun çıkmasını hem de tuzun içeri işlemesini kolaylaştırıyor.
TUZDA BEKLETME
Bir kap içerisine tuzu boca ediyor üstüne etimizi koyup sonra her tarafını tuzla kaplıyoruz, ne kadar tuz o kadar iyi.
İlk başta yaptığım bir hata da kayatuzu kullanmaktı, bu tuz yavaş eriyor ve ince tuz gibi su çekmiyor, 3. günde sofra tuzu ile değiştirince etki çok iyi oldu, tavsiyem 1kg sofra tuzu kullanmanız.
2. gün üzerine 3kg ağırlık koydum.
3.gün ağırlığın pek bir faydası olmadığını görerek sofra tuzuna geçtim,
5. günde et suyunu salıp 700gr kalmıştı. Bu aşamada yeterince sertleştiği (çok sert değil sadece sıkı) için sonraki aşamaya geçmeye karar verdim.
TUZUNU ALMA
Önce eti musluk altında iyice yıkıyoruz, tüm tu tanecikleri gidiyor, sonra büyükçe bir kap alıp içini su ile dolduruyor etimizi içine koyuyoruz. Etiniz kötü kokuyor diye korkup atmayın, 5 gün içindeki tüm kanı ve suyu vermiş olduğu için koku normal, yediğiniz hazır pastırmalar da bir zamanlar öyle kokuyordu 🙂
Bu aşama ne kadar tuzlu sevdiğinize ve kullanımınıza bağlı olarak değişiyor. Ben bulunduğum iklim şartlarına alışık olmadığım için sonraki aşamanın(kurutma) ne kadar süreceğini bilemedim bu yüzden bakteri oluşmasın diye eti sadece 2 sat suda bırakıp tuzunun çoğunun içinde kalmasını sağladım, bu yüzden biraz tuzlu bir pastırmam oldu, yemeklerde kullanmak için iyi ama doyasıya 8-10 dilim yemek için fazla tuzlu. Â İklim kuru ise 1 gün bekletmenizi öneririm.
KURUTMA
Etimizin bir ucundan sağlam bir ip geçirip gölge bir yerde kurumaya bırakıyoruz. Güneşe koymak iyi değil, saçak altı gibi gölge ama açık hava bir yerde kurumasında fayda var, bu aşamada sineklere dikkat, genelde et tuzlu ve kuru olduğu için ilgilerini çekmiyor ama siz rahatsız oluyorsanız üstüne pamuklu bir kumaş geçirip içinde de kurumaya bırakabilirsiniz.
Kuruma 2 gün kadar sürüyor ve sonuçta elimizde elimizi bastıramadığımız yumuşak tahta kıvamında kuru bir et kalıyor.
İşte etin kurumuş hali böyle birşey. Kurudukça tuz da yüzeye çıkıp beyaz beyaz görünüyor.
ve geçiyoruz çemenlemeye.
ÇEMENLEME
Öncelikle çemeni hazırlamaya eti kurumaya astığınız gün başlamalısınız, 2 gün dolapta beklemiş çemen tam istediğimiz kıvama gelecek, yapıp aynı gün kullanırsanız aynı kaliteyi beklemeyin. Gelelim yapılışına.
ÇEMEN TARİFİ (1Kg et için)
50 gram arpa unu (bulamazsanız normal un)
12 gram mısır unu
12 gram sarımsak püresi
25 gram gram tatlı biber tozu(ing. Paprika)
25 gram cemen tozu (ing. Fenugreek)
1 tatlı kaşığı kimyon
1 silme çay kaşığı karabiber
çeyrek çay bardağı sıvı yağ (kuruyunca kırılmasın dökülmesin diye)
kıvamlı bir macum haline getirecek kadar ılık su
Malzemeleri karıştırıp dolaba koyun 2 gün bekletin. Yapışkan bir macun haline gelince kullanabilirsiniz.
Çemenimizi kurumuş etimizin her tarafına sürerek şu hale getiriyoruz. Burada dikkat edilecek birkaç nokta var. Öncelikle mutlaka ameliayt eldiveni kullanıyoruz, çünkü çemen oldukça ağır kokulu ve yapışkan bir madde, eti kaplarken de bol bol haşırneşir olmanız gerekeceğinden eldiveni takıp gönül rahatlığı ile dokunabilirsiniz. Eldivenli ellerimizi sık sık ıslatmak gerekiyor, Islak eldivene çemen yapışmıyor ve aşağıda gördüğünüz gibi pürüzsüz biçimde kaplamamıza imkan sağlıyor.
Çemeni sürerken en büyük endişem fazla kalın olduğu idi, Etin etrafında neredeyse yarım parmak kalınlığında çemen olduğu için, bir türlü kurumayacağını düşünüyordum ancak yanılmışım.
Aksine çemen içindeki suyu verip kurudu ve sonunda 1-2mm kalınlıkta bir katman kaldı sadece.
Bu haldeki pastırmamı fazlaca güneşte kalmaktan sakınarak rüzgarlı kuru bir yerde kuruttum.
Aşağıdaki fotoğrafta dışarıda kururken görülüyor ancak bununu sadece ilk 1-2 saat dışı hızlı kurusun diye yaptım. Hava sıcaklığının yüksek olduğu yerlerde eti güneş altında fazla bırakırsanız yağları eriyerekdışında su geçirmez bir katman yapıyor ve kurumayı yavaşlatıyor, bu yüzden serin ve gölgede kurutmak veya güneş altında ise bile serin bir zamanda bunu yapmak gerekiyor.
Sonuç
İngilterenin yağışlı ve kapalı havasında 5-6 gün kadar kuruyup evi nefes alınamaz derecede çemen kokuttuktan sonra pastırmam hazır oldu. hazır olduğunu dışınaparmağınzıla bastırarak anlayabilirsiniz, parmağınız artık iz bırakmıyorsa tamamdır.
Son olarak pastırmamızı buzdolabına koyarak sıcaklığının 5-6 dereceye düşmesini sağlıyoruz. Oda sıcaklığında biraz yumşak gibi geliyorsa korkmayın dolaba girince sertleşecek.
Ve pastırma hazır, keskin ve büyük bir bıçak ile incecik dilimledikten sonra, İngiltere manzarası eşliğinde fotoğrafladım.
Tadı harika olmuş. Bu güne kadar Türkiyede hazır alıp yediğim pastırmaların çoğundan başarılı. Tek sorunu biraz tuzlu olması ki, Pastırmalı kurufasülye yaparken yemeğe biraz az tuz konursa dengeler.
Bu da adaya et ürünü sokmayanlara kapak olsun 🙂
Önemli Not: Ben gıda uzmanı veya bu konularda deneyimli birisi değilim. Sadece insanın temel ihtiyaçlarını karşılayacak becerilere sahip olması gerektiğine inanan, bu yüzden Yoğurt, Peynir, Sabun, Sucuk, Pastırma gibi şeyler nasıl yapılır araştırıp öğrenen biriyim. Ben yapabiliyorsam siz de yapabilirsiniz. Afiyet olsun.
Add the warm water in a large bowl. Sprinkle on the yeast and let sit for 5 minutes until the yeast is dissolved.
Add flour, salt and sugar and mix it well until the dough is smooth and elastic.
Cover the dough ball with olive oil, cover the bowl with plastic wrap and put in a warm place for 1 hours. The dough will be twice time bigger in a hour because of yeast.
Punch the dough to deflate before use and make a circle or any flat shape, my personal suggestion; shapeless form is better than industrial circles.
Preheat your oven to 220 Degree Celcius,
Put your favorite integrents  on your pizza and put in your oven for 10-15 minutes.
I’m making my own chocolates, because the mass produced chocolates including solid  vegetable oil, a lot of chemicals and poor taste.
I’m making different type of chocolates but strongly suggesting this recipe.
Materials
200gr Milk Chocolate Couverture (mass)
4 sweet spoon Tahini (Sesame seed paste)
4 sweet spoon Honey
2 sweet spoon Cinnamon
1 tea spoon Vanillin (white powder)
4 full table spoon crushed Hazelnut
Preperation
Melt Couverture chocolate in the microwave for 2 minutes or by the method of double boil,
Stir in a thin metal saucepan for 2-3 minutes on the cold marble kitchen table to reduce it’s temperature to 25 degree. This temperature is the best temperature for starting the 4th level quality chocolate crystals.(google “chocolate tempering” for more details)
Then add the other integrents  into the chocolate. It will be viscous but moldable material.
Put the mixture into the silicon molds. I’m using silicon ice cube molds, they are cheap and easy to clean.  wait in the refrigerator for 2 hours before removing mold. If it’s already sticky, put the molds into the freezer for hardening. After removing the mold, it must wait for a day in the refrigerator. Your chocolates will be harder after 24 hours.
May be you know, I’m making my own vines since few years and we have a lot of vine at Home.
I’m not a drunk but I love to doing them. Glüewein is the best winter drink for me and my wife because of taste and low alcohol.
here is my receipt;
2 liters Red Vine
2 Oranges
One or Two cup sugar
2 Cinamon stick
6-8 Clove seeds
Preparation
Put all integrents into a big cylinder except half of orange. Keep it for decoration 😉
Heat it for a hours but avoid to boil. 80-85 degree Celsius will be perfect.
Did your read the integrents of your favorite chocolate cream?
Just the fact that they all come out from the production of vegetable margarine and cheese whey that the plants killed if released into the environment . 5-8 % of cocoa (not the chocolate) . And also soy lecithin to combine water and the oil. It’s a nightmare .
Nutella is one of the most dreaded items on this subject , ” chocolate ” cocoa bean oil is an expensive ingredient, Nutella almost all made by the palm oil that the palm trees obtained by tightening of the body consisting of palm oil . So when you put in the closet, it will getting like stone . This is the reason of writing on ” do not put in the closet ”
.
Anyway, I have a child and I don’t want to but these things. Than I read the history of real chocolate creams. Basically all creams made by chocolate, a vegetable oil to smoothing and sugar. I choose sesame seed paste (tahini) as oil and honey as sugar.
Melt Couverture chocolate in the microwave for 2 minutes or by the method of double boil,
Stir for 2-3 minutes , add sesame oil and honey ,
Put in the closet for cooling and hardening .
I like Mochi since my first visit to Asia.
It is Japanese rice cake that based on sushi rice.
The traditional method is using a wood hammer to making a jelly from steamed sushi rice. But you need a setup and huge man power to doing that.
The modern method very simple, just you need glutinous rice powder (Mochiko) and a microwave oven 😉
Ingredients
mochiko : 1 cup
water : 1 cup
sugar (optional) 1/4 cup sugar.
potato or corn starch as needed
Directions
Mix the integrents in a microwaveable bowl (the mochiko, water, and sugar) stir with a wooden spoon until smooth.
You can add cacao, food color or green tea powder to coloring and aroma. I used cacao in this time.
Microwave the mixture for 5 minutes (at 800w) then well blend it with a spoon. And microwave again for another 4 minutes
Coat your hands and table with starch so it doesnât stick, then shape. (You can put red bean paste, nut paste or similar sweet pastes into you Mochi as core.
Be careful; it will be very hot.
Put your mochi balls in refrigerator for 1-2 hours then serve.
Kışın vazgeçilmezi salepin kaderi malesef günümüzde yoğurt ve ayram gibi hazır tütketilen ürün olmak. Oysa yoğurt süte katılan bir parça yoğurt ile yapılırken ayran da sadece yoğurt su ve tuz ile yapıldığı halde, günümüzde insanlar nedense hazır almayı tercih ediyorlar.
Salep için de aynısı geçerli, gerçekte salep, salep tozu, şeker ve süt ile 15 dakikada yapılabildiği halde, market rafların türlü kimyasallar, arap sakızı ve nişasta ile yapılmış sahteleri  ile dolu. Üstelik bu hazır satılanları tencereye koyup ısıtırsanız tencereyi temizlemek, gerçeğini yapmaktan daha uzun sürebiliyor.
Salebin kilosu şu play blackjack online multiplayer an 140TL civarında. Ama panik yok, bir kilo süte sadece 8gr salep koymak gerekiyor. Yani 8-9TL lik salep ile 6 litre salep yapabilirsiniz. Üstelik hazır olanından çok daha lezzetli. Malzemeler:
1 litre süt
1 çorba kaşığı salep
4 çorba kaşığı şeker
Yapılışı:
şeker ve salebi tencereye koyup karıştırın.
Üstüne az süt döküp karıştırarak şeker ve salebin iyice erimesini sağlayın
Sütün kalanını da azar azar ekleyin.
Ocağın altını yarım açıp süt kaynayana kadar azar azar karıştırın
Kaynamaya başladıktan sonra  2-5 dakika daha kaynatın.
Yarım paket fırın makarna veya iri benzer bir makarna
150gr Kıyma
Kuru soğan,
2 bardak süt
bir kaşık margarin veya tereyağı
bir kaşık sıvı yağ
iki kaşık un
bir yumurtanın sarısı
Karabiber, kekik
Soğan, kıyma ve makarna beraber poz veriyor, fırın makarna bulamadığım için bu makarnayı kullanacağım.
Öncelikle soğanı, bir kaçık sıvı yağ ile kavurdum
Sonra içerisine, biraz salça, kıyma, kekik koyarak kavurdum ve kıymalı sosu hazırladım. Bu aşamada ben biraz kırmızı acı biber ve kimyon da ekliyorum ancak herkes sevmeyebilir.
Bu sırada makarna haşlandı
şimdi Beşamel sosu hazırlıyoruz. marketlerde hazır beşamel sos satılsa da aslında evde yapılan gibi olmuyor.
Yapılışı şöyle; 2 kaşık unu bir kaşık tereyağı ile tencerenin dibinde harlı ateşte kavuruyoruz, un sararmaya başlayıp rengi değişince 2 bardan sütü yavaş yavaş ekliyoruz, ocağın çok açık olması çok önemli böylece sütün bir kısmı buharlaşırken hızla kıvamlı bir sıvı oluşuyor, çırpma teli ile süratle karıştırarak unun topaklanmasını önlüyoruz. Çırpmaya ara vermeden bir tutam karabiber ekliyoruz, bu sosa harika bir tad veriyor. daha sonra kenarda bir kap içerisine koyduğumuz ve çırptığımız yumurta sarısını azar azar hızla çıprtığımız sosa katıyoruz. yumurta sosun rengini hafifçe sarıya kaydırırken hızla piştiği için sosun kıcamını bir anda artırıyor ve koyu mercimek çorbası gibi bir kıvam ortaya çıkıyor. Ocağı kapatıp tencereyi ateşten alıyoruz. kenara koyup soğumaya bırakıyoruz, bı sırada sos kendi kendine daha da katılaşacak.
Fırına dayanıklı bir kabın dibine haşladığımız makarnanın yarısını seriyor, üstüne beşamel sosun 1/3 ünü boca edip karıştırıyoruz.
Beşamel sos ve makarna karışımının üstüne kıymayı koyuyoruz, tercihen bir kaçık kıymayı süsleme için ayırıyoruz.
Üstüne kalan makarnayı koyup beşamel sosu boca ediyoruz. Â sosu her tarafına düzgünce yayıyoruz.
Son olarak kalan bir kaşık kıyma ile yemeğimizi süsleyip, fırına veriyoruz. Evde olmadığı için kullanmadım ancak en üste kaşar peyniri rendelerseniz nefis bir tat ve kızarmış peynir görüntüsü verir.
Yemek 20 dakika fırınlandıktan sonra hazır. 15 dakika soğumaya bırakıp servis yapıyoruz.
Siteme girip arada kek ve yemek tarifi görenlerden bazen ÅÂaÅÂkınlık dolu mesajlar alıyorum ancak kısaca özetlemek gerekirse, daha kendi karnını iyi bir biçimde doyurmayı beceremeyen bir insanın yaratıcı olması ve birÅÂeyler üretmesi bence imkansız.
Sitemi takip edenlerin %95 inin benim gibi erkek olduÄunu düÅÂünürsek yemek tarifleri pek dikkat çekmiyor olabilir ancak, “iyi yemek yapan bir erkek olmak avantajlıdır”, diyerek biz erkeklerin anlayacaÄı dilden mesaj da vereyim 😉
Gelelim Kereviz Ãorbası’na, bu çorbayı bir dostum yapıp bana ikram edene kadar hayatımda kereviz yediÄimi ve sevdiÄimi hatırlamıyorum, ancak bu çorba sayesinde sıklıkla yapıp yemeyi sevdiÄim bir sebze oldu.
Gerekli Malzemeler
Bir büyük kereviz
3 adet havuç
bir avuç ayıklanmıÅ maydanoz
bir yumurta
bir adet iri limon
tercihe göre patates vs.
Aslında kerevizin aromasının çoÄu sapında ancak nedense satıcılar güzelim sapını kesip atmayı tercih ettiÄi için, marketlerde sapı ile bulmak mümkün deÄil. Bu yüzden çorbayı sadece gövdesi ile yapacaÄım.
Kerevizi, ve havucu küp küp doÄruyoruz. Maydonozu da yaprak yaprak ayırıp(veya iri parçalara bölüp) bir miktar tuz ile beraber tencereye koyuyor kaynatıyoruz.
GördüÄünüz gibi yemeÄin yapımı son derece kolay, 5 dakikada tencerede hazır oluyor, sonrasında 50 dakika kadar kaynatıyoruz, kerevizi aÄzımıza attıÄımızda rahatca daÄılıyorsa piÅÂmiÅ demektir.
Yumurtanın beyazını ve limonun suyunun yarısını bir kapta iyice çırpıyoruz, ve içerisine 1-2 kepçe çorbanın suyundan koyarak tekrar çırpıyoruz, böylece yumurta suda erimiÅ oluyor ve sıcaklıÄı tenceredeki sıcaklıÄa yaklaÅÂmıÅ oluyor. Bu çok önemli, yoksa yumurta ve limon karıÅÂımını kaynar tencereye boÅÂalttıÄınızda anında piÅÂerek topaklanır.
kap içerisinde çorba suyu, yumurta ve limon karıÅÂımını bir elimize alıp, diÄer elimizle tencereyi hızlıca karıÅÂtırırken yavaÅ yavaÅ karıÅÂımı içine boÅÂaltıyoruz. Ãorbanın suyu bu karıÅÂım katılınca terbiye edilmiÅ oluyor.
Son olarak kalan yarım limon suyunu da tencereye boÅÂaltıp tencerenin altını kapatıyoruz.
İÅÂte sonuç 🙂
Görüntüsü sade olsa da limon ve yumurta terviyesi ile kereviz tadı bir araya geldiÄinde harika bir çorba ortaya çıkıyor.
Bu akşam bahçedeki küçük vişne ağacının meyvelerini toplayinca bir miktarı ile vişne likörü tapmaya karar verdim.
Likör yapmanın 3 farklı yolu var, en uzun sûreni alkol kullanılmadan doğal mayalanma ile yapılanı ki en az 3 ay sürüyor. Diğer bir yöntemde işlem sonrası alkol dışarıdan ekleniyor bunun yapım süresi ise 2 ay.
Ancak ben pek sabırlı olmadığımdan 3. Ve en hızlı yöntemi tercih ediyorum. Likörümüz sadece 1-2 haftada hazır oluyor.
Gerekli Malzemeler
– 700gr sapları ayıklanmış vişne.
– 350ml Votka
– 250gr Şeker
– bir Çubuk tarçın
– 5 adet karanfil(baharat olan)
– 1.5lt lik cam kavanoz
Yapılışı
visneleri yıkayıp, kavanoza bir kat vişne , bir kat şeker şeklinde diziyoruz. Üstüne votkayi doldurup, karanfil ve tarçın ekliyoruz.
Kapağını kapatıp 1 hafta serin ve karanlık bir yerde bırakıyoruz. Hafta sonunda tadına baktığımızda leziz bir likör bizi bekliyor olacak. Vişnelerin tadını iyice vermesi için bir hafa daha bu sekilde bırakmak çok daha iyi ancak aceleniz varsa şart da değil 🙂
Bu tarif ile sadece vişne değil her türlü meyveden likör yapmak mümkün.
Aile büyüklerimizin becerilerinin kendileri ile yok olmasını izlemek hoşuma gitmediği için elimden geldiğince onlardan bildiklerini öğrenip uygulamaya çalışıyor ve belgeliyorum. Bu sayfa aslında bu bilgiyi paylasmaktan çok kendim unutmamak için 🙂
Gerekli Malzemeler
– Dut
– Süzmek için tülbent
– büyük bir tencere
Yapılışı
Öncelikle dutları büyükçe bir tencereye alıp kaynatıyoruz, 40 dakika kadar kaynadıktan sonra dutlar sularını iyice salıyor.
Makarna süzgeci veya delikli benzer bir kap içerisine serdigimiz tulbent ile kaynayan karışımı başka bir tencereye süzüyoruz. Elde ettigimiz sıvıya ŞIRA deniyor.
Şırayı tencereye alıp kaynatarak koyulastiriyoruz. Bu işlem sırasında tencerenin üstünde bir miktar köpük oluşacak bu sonderece normal, pekmezin hazır olduğunu bu köpüğün azalip yokolmasından anlıyoruz.
Uzun süren koyulastirma işi yerine başka bir yöntem de şırayı yayvan bir kaba alıp güneş altında bırakarak koyulastirmak.
Şimdi bu site malum pek yemek ağırlıklı değil ama minik kızıma yaptığım kekler o kadar güzel oluyor ki tarifi kaybetmemek için bu sayfaya koyayım dedim,
::Malzemeler::
4 yumurta
1 bardak şeker
1 bardak süt
1 bardak yağ (yarısı sıvı yağ, yarısı eritilmiş margarin)
1.5 bardak un
yarım çaybardağından fazla kakao
bir avuç damla çikolata
bir paket kabartma tozu
bir portakalın kabuğu(rendelenmiş)
::Yapılışı::
Derince bir karıştırma kabına yağı şekeri ve yumurtayı koyuyor çırpıcı (ben mixer değil el blenderinin çırpma telini kullanıyorum) ile çırpıyor şekerin erimesini sağlıyoruz,
bu aşamada küçük hava zerrecikleri karışımın içinde hapsoluyor(malum mühendisim öyle anlatayım) bu hava kabarcıkları fırında ısınınca genleşip kekimizi kabartacak.
çırpmaya ara vermeden sütü de azar azar karışıma katıyoruz,
çırpmayı kesip unu karışıma boşaltıyor, üstüne kabartma tozunu da döküp hafifce karıştırıyor, kabartma tozunun topaklanmasını önlüyoruz,
Çırpmaya kaldığımız yerden devam edip unu karışımda eritiyoruz bu sırada kakaoyu da katıyoruz, istersek bir portakalın kabuğunu da rendeliyoruz.
Mayonez kıvamına gelene kadar çırptıktan sonra, damla çikolatayı katıp, 180 dereceye ısıtılmış fırına koyup 20-30 dakika kadar pişiriyoruz.
Asya’da kaldığım süre içerisinde şunu öğrendim ki asya yemek kültürü tamamen kişinin ağız tadına odaklı, katı kuralları olmayan şeyler.
Özellikle sushi, yapım tarzı haricinde çok fazla çeşit barındırıyor, bir japon restoranında üstünde mayonez, amerikan salatası, mısır taneleri veya susam olan sushi görebiliyorsunuz.
Madem öyle, ben de evde sevdiğim malzemeler ile sushi yapayım dedim, Pastırmalısından ezine peynirlisine türlü çeşit denedim hepsi ağız tadımıza layık
::Malzemeler::
Nori (yaprak yosun) Metro Marketlerde bulunuyor
Kaliteli pirinç
Elma Sirkesi (pirinç sirkesi yerine)
Bir fiske şeker ve tuz (tuz keyfinize kalmış)
İnce şerit bölünmüş salatalık
Rendelenmiş havuç
Bambu amerikan servis,
Streç film,
Çok keskin bıçak
Tercihe göre, Tonbalığı, Sosis, Salan, Jambon, Pastırma, Somon balığı, Havyar artık ne seviyorsanız.
::Yapılışı::
Malzemeleri ince ince doğruyoruz
Ton balığını iyice süzüyoruz
Ben pirinci buharlı haşlama makinasında pişiriyorum,
Pirinç, bir tutam şeker ve tuz ve bir kaşık elma sirkesini bir kaba koyup üstüne pirincin 2 katı su koyuyor ve haşlıyoruz. 20-30 dakika sonra pirinçler yapışkan pilav kıvamına gelince altını kapatıp soğumaya bırakıyoruz.
Benim tercihlerim arasında sosis de var, Sanıldığının aksine sushi ille de çiğ balık demek değil, hatta sushi türleri arasında içinde çiğ balık olanlar %5’i bile geçmiyor.
Bu da NORI, incecik yosunyaprakları, sushiye bütün tadını veren aslında bu yosun. Pakette oldukça kırılgan ama pirincin nemi ile hemen yumşuyor.
Bambu amerikan servis’i streç film ile kaplıyoruz.
Nori’yi üstüne koyuyoruz
El yakmayacak kadar sıcak (ılık) pirinci üstüne koyup kaşık ile iyice yayıyoruz.
Burada pirincin miktarı ve norinin boyu sushinin çapını belirliyor, ben doyurucu olan büyük boy yapmayı seviyorum, hem içine daha çok malzeme sığıyor.
Salatalık ve havuç kesinlikle hepsinin içine tavsiye ederim, ısırırken salatalık hem sulu hem de kıtır kıtır ağızda dağılıyor.
Aşağıdaki resimde ton balığı ve sosis de eklenmiş halde.
Amerikan servis vasıtası ile sushimizi yavaşca kıvıryor, tam rulo olduktan sonra üstüne kuvvetlice bastırarak pirinçleri iyice sıkıştırıyoruz.
Bu sırada pirincin nemi ile nori siyahlaşıp yumşuyor.
Keskin bıçak ile istefdiğimiz kalınlıkta doğruyoruz. İşte sonuç, ağızlara layık ezine peynirli ve salamlı sushi.
Tonbalığı ile mayonez karışımını da tavsiye ederim.
Değişik kombinasyonlar ile hazırladığımız sushilerimizi tabağa dizip, minik bir kaseye koyduğumuz soya sosu ile servis ediyoruz, sosa banıp banıp yiyoruz.